İnsanlık tarihi kadar eski olan müzik, doğayı ve evreni tanıma yolculuğunda insanlığın sesi ve hikâyesi olmuştur. Hayatın her alanında kendisine yer edinmiş olan müzik ve ritim, toplumsal ilişkiler içinde, coğrafi şartlar, doğaya uyum ve inanç sistemlerine göre şekillenmiştir.
Osmanlı ilk başkenti olan Bursa, Osmanlı tarafından Orta Asya’dan Anadolu’ya taşınan, müzik kültürünün, askerî, dini ve halk kültürünün her alanında kendine özgü oluşturduğu üslup ile icracı ve bestekarların buluştuğu önemli bir buluşma merkezi olmuştur.
Osmanlı musikisinde askerî müzik okulu niteliğinde olan ve Hun'lardan beri vurmalı ve nefesli sazlardan oluşan Mehterhane ve Mehterhanlık geleneği Bursa’da Osmanlıdan günümüze kadar yaşatılmıştır. Mevlânâ'nın tasavvufî fikirleriyle şekillenen Mevlevî kültürün temsilcisi olan Mevlevihanelerden, Bursa Mevlevihanesinde verilen geleneksel sanatlar, semâ meşki ve müzik eğitimi ile sanatçı ve müzisyenler yetişmiştir.
Bursa Müzik kültürü, Karagöz gölge oyunu müziklerinden, aşıklık geleneğine, doğaçlama müzikle süslenen söyleşilere, törensel müziklerden oyun havalarına, güzelleme ve koçaklamalardan ağıtlara, ninnilere, harman türküleri, köy güvendeleri, geleneksel sohbet toplantılarında (Gezek, Erfene, Danışık, Çıra Gecesi) söylenen Bursa halk türküleri ve Türk sanat müziği ezgilerine kadar zengin bir yapıya sahiptir.
Bursa’da kullanılan halk müziği çalgıları çeşitlilik göstermektedir. Dağ yöresi olarak adlandırılan Keles, Orhaneli, Büyükorhan, Harmancık bölgesinde kaba çalgı adı verilen davul - zurna ve dümbek, ince çalgı adı verilen saz grubu, cümbüş, keman ve darbuka çalınmaktadır. Kadınların kına gecelerinde ve kendi aralarında yaptıkları eğlencelerde genel olarak “bakır” adı verilen, bakır tencere veya kazan ile çalınan “bakır” çalma geleneği günümüzde son temsilcileri ile yürütülmektedir.
Tarihin her döneminde göçlerle, mübadele gibi nüfus değişimleri ile Balkanlar, Orta Asya ve Anadolu’nun her bölgesinden Bursa’yı kendisine yurt edinen, Selanik - Girit Mübadili, Boşnak, Arnavut, Göçmen, Muhacir, Pomak, Azeri, Laz, Ahıska, Abhaz, Çerkez, Gürcü ezgilerini buluşturan Bursa, tef, zil, kaşık, divan sazı, bağlama, cura, zurna, düdük, klarnet, akordeon, tulum, dilli ve dilsiz kaval gibi sazlarıyla Bursa müzik kültürü içinde yerini almıştır.
DANIŞIK
Bursa’nın dağ bölgesi olarak adlandırılan Keles, Orhaneli, Harmancık ve Büyükorhan İlçelerinde düğünlerde, düğün sahibi tarafından evinde veya köy odasında düzenlenen yemekli ve müzikli toplantılardır. Geleneksel olarak yapılan toplantılarda düğün sahibine destek olmak, düğüne gelecek konukların ağırlanması ve düğün hazırlıkları konusunda görev dağılımı yapılır. Günümüzde her Salı günü Tahtakale mahallesinde bulunan DAĞDER binasında “Danışık Gecesi” düzenlenmektedir. Danışık kültürü UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras çalışmaları kapsamında Geleneksel Sohbet Toplantıları adı altında Ulusal Envanterde kayıt altına alınmıştır.
GEZEK KÜLTÜRÜ
Gezek; her meslek ve ekonomik yapıdan saz ve söz üstatlarının bir araya geldiği, her hafta Gezek üyelerinden birinin evinde toplanıp belli bir program ve düzen içerisinde, şarkıların söylendiği, gezici, amatör, müzikli sohbet toplantıları olarak tanımlanmaktadır. Selçuklular dönemine kadar uzanan ve geleneksel olarak günümüzde faaliyet yürüten; Bursa Dostlar Gezeği, Yeşil Bursa Sevgi Gezeği, Yeşil Bursa Dostlar Gezeği, Tahtakale Gezeği, İpekyolu Gezeği, Nalbantoğlu Gezeği isimli gezek toplulukları tarafından temsil edilmektedir. Sadece erkek üyelerden oluşan Gezek topluluklarına her sınıf ve meslek gurubundan kişiler üye olabilmektedir. Üyelerin evlerinde yapılan gezekler dışında özel günlerde farklı mekanlarda yapılan gezeklere “Dış Gezek” adı verilmektedir.
Gezek Kültürü UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras çalışmaları kapsamında Geleneksel Sohbet Toplantıları adı altında Ulusal Envanterde kayıt altına alınmıştır.
ERFANE GÜNÜ
Bu eğlence ve toplantılar, geleneklerimizin sürdürülmesinin yanı sıra, halk müziği ve halk oyunlarımıza kaynaklık eden "Toplu Çalma Söyleme Geleneği" halk türkülerimizin duyrulup, yayılmasına vesile olan geleneklerimizdendir. Eski Bursalı
aileler tarafından yaz günlerinde açık alanda genellikle Uludağ'da belirlenen bir alanda toplanarak müzik ve yemek eşliğinde piknik şeklinde düzenlenen etkinliklere "Erfene, Erfane" adı verilmiştir. Dağ bölgesinde özel günlerde ve bayramlarda dernekler veya "delikanlı başı" adı verilen kişiler tarafından köy odalarında organize edilmektedir.
Erfane; UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras çalışmaları kapsamında Gelenksel Sohbet Toplantıları adı altında Ulusal Envanterde kayıt altına alınmıştır.